Türk şirketlerinden dövizle borçlanmaya hücum

TAKİP ET

Türk şirketlerinin dövizle borçlanmaya yönelmesindeki artış, Türk lirası faizlerinin yüksek seviyelerde seyretmesi, döviz kurlarındaki istikrarlı seyir ve ülke risk priminin düşmesi gibi faktörlerden kaynaklanıyor. Bu yıl şirketlerin tahvil ihraçları 10 milyar doları aşarken, döviz cinsinden kredilerde de artış görülüyor.

Bloomberg tarafından derlenen verilere göre, dolar ve euro cinsinden şirket tahvili ihraçları, geçen yılın aynı dönemine kıyasla 10 kat artarak 10 milyar doları aştı. Türkiye'den yapılan ihraçlarda bu rakam, yılın bu dönemine kadar kaydedilen en yüksek seviyeye ulaştı.

Şirketler arasında Türk Telekom, Ziraat Bankası, İş Bankası, Akbank, Koç Holding ve Zorlu Holding gibi büyük kuruluşlar da bulunuyor. Bunlar, ABD devlet tahvil getirisine ek olarak istenen getirinin altı yıldan uzun bir sürenin en düşük seviyesine gerilemesiyle birlikte tahvil ihraçlarına katıldı.

Bank Julius Baer & Co. İcra Direktörü ve Gelişmekte Olan Piyasalar Sabit Getirili Portföy Yöneticisi Arnaud Boue, özellikle ihracat yapan şirketlerin ve yeni ihraçlar yapan diğer şirketlerin döviz cinsinden bazı işlemlere katıldığını belirtti. Dolar ve euro geliri olmayan şirketler için kur riski hala mevcut olsa da, bu riski hedge etmek için şirketlerin daha iyi bir iş çıkardığını ifade etti.

Ayrıca, Türk şirketlerinin yurtiçi bankalardan da döviz cinsinden borçlandığı görülüyor. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun verilerine göre, Türk bankaları tarafından kullandırılan döviz kredileri bu yıl yüzde 11 artarak 3 Mayıs itibarıyla 141,8 milyar dolara ulaştı.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası verilerine göre, 2018 ve 2021'deki döviz krizi sarmalıyla sarsılan reel sektör, net döviz pozisyonu açığını altı yılda 100 milyar dolardan fazla azaltarak 2023 sonunda 81,5 milyar dolara indirdi.

Bank of America analistleri, yabancı para cinsinden kredi büyümesinin, bankaların kaldıraç azaltma döneminden sonra krediler için yeni bir alan bulması nedeniyle olumlu bir gelişme olabileceğini belirtti. Türk lirası tarafındaki baskıyı azaltmak için döviz kredilerinin kullanıldığını ve bankaların bu alanda düşük tek haneli büyüme beklentileri olduğunu söyledi.