Yaşam Beklentisinin 2050'ye Kadar 5 Yıl Artması Bekleniyor

TAKİP ET

Araştırmacılar, önümüzdeki otuz yılda dünya genelinde yaşam beklentisinin erkeklerde yaklaşık beş yıl, kadınlarda ise dört yıldan fazla artmasını bekliyor. Lancet'te yayınlanan bir rapora göre, bu artışların özellikle yaşam beklentisinin genellikle daha kısa olduğu ülkelerde gerçekleşmesi öngörülüyor.

Uzmanlar, bu eğilimin büyük ölçüde kalp hastalığı, Kovid-19, bulaşıcı hastalıklar, doğum ve beslenmeyle ilgili sağlık sorunlarının önlenmesi, tespiti ve tedavisindeki iyileştirmelerden kaynaklandığını belirtti. Ancak yaşam beklentisini etkileyen hastalıklarda da değişim gözlendi.

Araştırmacılar, kronik hastalıklar olan kalp hastalığı, diyabet, kanser ve akciğer hastalığının, insanların yaşam süresi üzerinde bulaşıcı hastalıklardan daha güçlü bir rol oynayacağını söyledi. Bu nedenle obezite, yüksek tansiyon, kötü beslenme, egzersiz eksikliği ve sigara içme gibi risk faktörlerinin, gelecekte hastalık ve yaşam beklentisi üzerinde en büyük etkiye sahip olacağı düşünülüyor.

RİSK FAKTÖRLERİNİ ENGELLEMEK GEREKİYOR

Araştırmacılar, metabolik risk faktörlerinden kaynaklanan kötü sağlık ve erken ölüm nedeniyle kaybedilen yılların sayısının 2000 yılından bu yana %50 arttığını belirledi. Washington Üniversitesi Sağlık Ölçümleri Bilimleri Başkanı Dr. Chris Murray, "Bu artan metabolik ve beslenme risk faktörlerinin, özellikle de yüksek kan şekeri, yüksek vücut kitle indeksi ve yüksek tansiyon gibi davranışsal ve yaşam tarzı faktörleriyle ilişkili olanların önüne geçerek küresel sağlığın geleceğini etkilemek için büyük bir fırsat var," dedi.

Genel yaşam beklentisinin 2022 ile 2050 arasında 73,6 yıldan 78,1 yıla çıkacağı tahmin ediliyor. Bir kişinin sağlıklı yaşamayı bekleyebileceği ortalama yıl sayısının ise 2022'de 64,8 yıldan 2050'de 67,4 yıla çıkması bekleniyor. Ulusal Sağlık İstatistikleri Merkezi'nin yakın tarihli bir raporuna göre, ABD'de yaşam beklentisi 2021'de 76,4 iken 2022'de 77,5 yıla yükseldi.

Araştırmacılar, daha az şanslı ülkelerdeki insanların gelişmiş ülkelere yetişerek daha uzun yaşamasıyla küresel yaşam beklentisinin artmasının beklendiğini belirtti.