Yüksek Sıcaklık ve Kuraklık Stresine Dayanıklı Biberler Geliyor
Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Balkaya öncülüğünde yürütülen projeyle, yüksek sıcaklık ve kuraklık stresine dayanıklı 'capsicum chinese' türü biberler yetiştirilecek.
Küresel ısınmanın tarım üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmayı hedefleyen bu proje, biber bitkisinde büyük ekonomik değer taşıyan çeşitlerin geliştirilmesini amaçlıyor.
Proje hakkında bilgi veren Prof. Dr. Ahmet Balkaya, "Küresel ısınma nedeniyle son dönemlerde bitkisel üretimde en önemli zarar veren stres faktörlerinden biri yüksek sıcaklık, diğeri ise su stresinden kaynaklanan kuraklık stresidir.
Özellikle sebze türleri içerisinde büyük ekonomik değeri olan biber bitkisinde, 2018 yılından beri ‘capsicum chinese' türüne ait biber genotiplerinde yurt dışından getirdiğimiz materyallerle çalışıyoruz.
Morfolojik ve moleküler karakterizasyonları tamamlayarak nitelikli materyaller elde ettik. TÜBİTAK projesi ile üniversite ve özel sektör işbirliği çerçevesinde, elimizdeki 20 nitelikli ‘capsicum chinese' hattının yüksek sıcaklık ve su stresine dayanıklılıklarını belirleyerek, yerli hibrit biber tohum üretim programlarında kullanılmalarını amaçlıyoruz. Ayrıca, ülkemizde ilk defa aşılı biber fidesi üretimine uygun anaçların geliştirilmesi yönünde de çalışmalar yapıyoruz" dedi.
Dünyada Sebze Endüstrisinde Değerlendirilmesi Mümkün
Prof. Dr. Ahmet Balkaya, "Capsicum chinese türü, dünyada kültüre alınan beş türden biridir. Anavatanı Peru, Orta Amerika ve Guatemala'dır, ve Brezilya'da yaygın olarak yetiştirilir. Dünyadaki en acı biber türlerinden biridir. Bu materyali seçmemizin nedeni, düşük sıcaklığa ve hastalıklara dayanıklılık özellikleri açısından önemli bir genetik materyal olmasıdır.
Dünya genelinde sos sanayisi ve kurutmalık ürünlerde değerlendirilmesi mümkündür. Antalya'da bulunan yerli tohumculuk firması ile yürüttüğümüz çalışmalarda öne çıkan genotipleri yaz aylarında Antalya'da meyve verim potansiyelleri ve kalite özellikleri yönünden inceliyoruz.
Dayanıklı olarak belirlediğimiz genotiplerde biyokimyasal analizlerden yararlanarak dayanıklılık düzeylerini tam olarak ortaya koyuyoruz. Proje, biyoteknoloji bölümü ile birlikte yürütülmekte ve elde edilen genotiplerin kök yapılarını inceleyerek anaç potansiyelini değerlendiriyoruz. Bu şekilde, kültür biberleri ile melezleme programlarından yerli hibrit çeşitler geliştirmeyi hedefliyoruz. Projemiz yaklaşık 1,5 yıl sonra sonuçlanacak ve elde edilen materyalleri yerli tohum sektörüne kazandırmayı hedefliyoruz" diye ekledi.