Samsunspor son anda yaptığı transferlerle sanki Lig’e yeniden başlıyoruz mesajı verdi. Keşke bu transferler sezon başlamadan yapılsaydı diyoruz ama orada da kaliteli oyuncuların transfer sezonunun başında gerek maddi olarak gerek ise gidecekleri takım olarak beklentileri yüksek oluyor.
İstanbulspor maçı oynanmış ve kaybedilmiş olsaydı durumumuz çok kötü derdik fakat maç oynanmadığı ve bize kayıp yazılmadığı için biraz da şanslıyız diyebiliriz. O maç oynansa ve kaybetmiş olsaydık moral motivasyonumuz çok kötü olacaktı. “Maçı alma şansımız hiç mi yoktu?” O ana kadar oynanan oyuna göre maalesef yoktu.
Taraftar moral ve beklenti olarak son transferlerden dolayı iyi durumda fakat üst üste oynayacağımız Galatasaray ve Antalyaspor deplasmanlarından sıfır puan ve silik bir futbol ile dönersek durumu nasıl karşılar bilemiyoruz. Biz, yenilsek bile diri, kora kor mücadele eden, istekli ve dikine oynayan bir Samsunspor görürsek mutlu olur geleceğe umutla bakarız.
MİLLİ TAKIMIN HOCASI KİM OLMALI?
Son yazımızda da yazmıştık “Artık Stefan Kuntz dönemi sona ermeli.” diye. Sağ olsun hoca bizi haklı çıkarırcasına, takımlarıyla gönül bağları kopmuş hocaların yaptığını yaparak oyuncularını toplumun önüne attı. Yani Sayın Kuntz, “Ben iyi hocayım ama bazı oyuncular sahada yüreğiyle oynamıyor...!” diyerek sorumluluğu üzerinden atmaya çalışıyor.
Avrupa Şampiyonasına gitmek için elemeleri Ermenistan’ın önünde bitirmeliyiz. Bu şartlarda Hırvatistan’dan puan almamız pek mümkün gözükmüyor. Şampiyonaya gitmek için içerde Letonya’yı ve deplasmanda Galler’i yenmemiz gerekecek.
Oyuncularla bağı kopmuş bir hocayla bu çok zor olacak. Ermenistan ile ikili averajda önde oluşumuz bir avantaj. Bakalım bu avantajı kullanabilecek miyiz? Şu da hesaba katılmalı Galler deplasmanda Ermenistan’ı yenerse Galler maçımız çok daha zor olacaktır.
Milli takım hocası hazırlık maçı diye eleştirileri yersiz bulmuş. OysabizMilli Takım bugün kötü oynadı Japonya’ya yenildi demiyoruz ki; Milli takım hep kötü oynuyor diyoruz. Vasat takımları bile zor yeniyoruz. Sayın Kuntz oyuncuları seçen de sizsiniz oynatamayanda sizsiniz. Şimdi suçu başkalarına yıkmaya çalışmak Milli Takıma oynattığınız oyun gibi basit ve ucuz bir taktik.
Oyuncularımızışu iyi bu kötü diye kategorize etmeyeceğiz. Türk Milli Takımımız hiç bu kadar kaliteli takımlarda oynayan oyunculara sahip olmamıştı. Bu oyuncular kötü olsa böyle transferler yapıp bu takımlarda oynayabilir mi? Bu takıma ruh lazım, o ruhu da Kuntz veremiyor.
Bertuğ Yıldırım aradığımız forvet olacak ve milli takımımıza uzun yıllar hizmet edecektir diye düşünüyoruz. Golcülerin en önemli özelliği dönen topları tek vuruşta gol yapabilme becerisidir. Bertuğ’da Ermenistan ve Japonya maçlarında iki dönen topu çok zor pozisyonda hemen kaleye göndererek çabukluğunu ve oyun zekasını gösterdi fakat Bertuğ rakibe bu kadar kasti faul yaparak oynarsa her maç oyundan atılabilir. Hocaları onu bu konuda uyarmalıdır.
İsmail Yüksek Fenerbahçe’nin şuanki çok kaliteli kadrosundailk 11 de yer bulan bir oyuncu fakat Japon oyuncuya 70 metre eşlik edip ceza sahasında indirip penaltıya sebebiyet vermek olacak iş değil. Belki yetişirim diye düşünmüş olabilir fakat rakip bizim yarı alana geçince durduramayacağı ortaya çıktı, orada indirmeliydi. İnşallah bu hatasından ders çıkarır.
Bu durumlarda öneri yapmayı pek sevmesek de Fatih Terim, Mustafa Denizli, Abdullah Avcı ve Ersun Yanal gibi hocalarınMilli Takıma hoca olmamasını istemeyiz. Bizim gönlümüzdeki Milli Takım hocası, Sergen Yalçın gibi takımını dikine oynatacak ve çabuk atağa çıkaran bir hoca olsun isteriz.